Tutuklu 6 gazeteci hakim karşısına çıkıyor.
FOTOĞRAFI ÇEKEN TUTUKSUZ, YAYINLAYAN TUTUKLU

Davada gazeteciler Barış Terkoğlu, Barış Pehlivan, Hülya Kılınç, Murat Ağırel, Mehmet Ferhat Çelik ve Aydın Keser tutuklu bulunuyor. Yurtdışında olan gazeteci Erk Acerer hakkında ise yakalama kararı bulunuyor.
İddianamede, ‘şehit MİT mensubunun cenaze törenine ait fotoğraflara bakıldığında, belirli bir mesafeden gizlice kayda alındığının görüldüğü’ görüşü yer alıyor.
Söz konusu fotoğrafı çeken Akhisar Belediyesi’nin basın biriminde görevli Eren Ekinci aynı dosyada tutuksuz şüpheli olarak yer alıyor.
Gazeteciler hakkında “devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları bakımından niteliği itibarıyla gizli kalması gereken bilgileri açıklamak” suçundan beşer yıldan onar yıla, “istihbarat faaliyeti ile ilgili bilgi ve belgeleri ifşa etmek” suçundan ise dörder yıldan onar yıla kadar hapisle cezalandırılmaları talep ediliyor.
Libya’da öldürülen MİT görevlisine ilişkin haber ve sosyal medya paylaşımları nedeniyle altısı tutuklu yedi gazeteci ile bir belediye basın birimi çalışanının “Devletin güvenliğine ve siyasal yararlarına ilişkin gizli kalması gereken bilgileri açıklamak” ve “İstihbarat faaliyeti ile ilgili bilgi ve belgeleri ifşa etmek” suçlamaları ile yargılandıkları davanın ilk duruşması, 24 Haziran 2020 tarihinde İstanbul 34. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecek.
“Yargılanan gazetecilik”
Odatv Genel Yayın Yönetmeni Barış Pehlivan, davada gazeteciliğin yargılandığını vurguladı. Pehlivan, “Cenaze haberini sosyal medyadan duyuran muhtar davada tanık. Ama onun duyurularıyla ifşa olmuş, haber olmuş bir konunun haberini yapan bizler sanık. Ortada aslında suç yok. Yargılanan gazetecilik. TBMM’de, biz burada kalalım diye özel yasa bile çıktı. Burada bize yapılan adaletsizlik daha da ağırlaştırılarak, tecrit altında tutuluyoruz. Bu açıkça düşmanlıktır. 24 Haziran’daki duruşmamıza kamuoyunun destek vereceğine güveniyorum” mesajını verdi.
“Tecrit altındayız”
Tutuklandıkları günden bu yana tecrit altında olduklarını belirten Odatv Haber Müdürü Barış Terkoğlu, “Salgın nedeniyle tüm cezaevlerinde uygulanan bir tecrit var. Ama bir de bu davaya, bizlere özel bir tecrit var. Geldiğimizden beri her birimizi 4 aydır tek başımıza tutuyorlar. Bu ülke için MİT gibi, Emniyet gibi kuruluşlar ne kadar gerekli ise gazetecilik ve gazeteciler de o kadar gerekli” dedi.
Odatv muhabiri Hülya Kılınç da 104 gündür tecritte olduklarını söyledi. Kılınç, “Moralim çok iyi. Çünkü haklı olduğumu biliyorum” dedi.
Yeniçağ yazarı Murat Ağırel, “24 Haziran’da tahliye edilmemiz gerekir. Beni burada tutmak için başka davalar da açılıyor. Kitabımda belgelerini ortaya koyduğum yolsuzluklarda ismi geçenlerin hepsi İsmail Kahraman, Berat Albayrak, Bilal Erdoğan, düğmeye basılmış gibi tek tek davalar açmaya başladılar. Aynı Ergenekon, Balyoz süreçleri gibi. Yeni algı operasyonları gelebilir” dedi.
Yeni Yaşam Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Aydın Keser, “24 Haziran’da neyin savunmasını yapacağız, ben de bilmiyorum. Sohbet hakkımız bile yok burada. Artık kendi kendimle konuşur hale geldim. Bu sağlıklı değil” ifadelerini kullandı.
Yeni Yaşam Genel Yayın Yönetmeni Ferhat Çelik ise, “İddianameye bizim gazetede çıkan haberleri koymaya utanmışlar. Hepimizi neden bir torbaya koyma çabasındalar, anlamadım” dedi.
Comments
Post a Comment